بَلْ كَذَّبُوا بِالسَّاعَةِ ۖ وَأَعْتَدْنَا لِمَنْ كَذَّبَ بِالسَّاعَةِ سَعِيرًا |
ARAPÇA LATİN |
Bel kezzebû bis sâati ve a’tednâ li men kezzebe bis sâati saîrâ(saîren). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Hayır, onlar Kıyameti de yalanladılar. Biz ise o Kıyameti yalanlayanlara çılgın bir cehennem ateşi hazırlamışızdır. |
|
DİYANET VAKFI |
Onlar üstelik kıyameti de yalan saydılar. Biz ise, kıyameti inkâr edenler için alevli bir ateş hazırladık. |
|
ELMALILI SADE |
Fakat onlar kıyameti yalanladılar ve Biz de o kıyamete yalan diyenlere çılgın bir ateş hazırladık. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Belki Kıyameti de tekzîp ettiler. Biz de Kıyameti tekzîp edenler için şiddetli bir ateş hazırladık. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Aslında onlar Kıyamet gününü yalanlamışlardır. Biz de Kıyamet gününü yalanlayanlara çılgın alevli bir ateş hazırladık. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Hattâ onlar, kıyâmeti de yalanladılar ve biz, kıyâmeti yalanlayana, alev alev yanan ateşi hazırladık. |
|
İBN-İ KESİR |
Fakat onlar, kıyamet saatını da yalanladılar. Biz, o saatın geleceğini yalanlayanlara öyle çılgın bir ateş hazırladık ki. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Hayır, onlar kıyamet saatini yalanladılar; biz kıyamet saatini yalan sayanlara çılgınca yanan bir ateş hazırladık. |
|
BEKİR SADAK |
Zaten onlar, kiyamet saatini de yalanladilar. O saaatin gelecegini yalanlayanlara cilgin alevli bir ates hazirlamisizdir. |
|
CELAL YILDIRIM |
Hayır, onlar Kıyâmet´i de yalan saydılar. Biz ise Kıyâmet´i yalanlayan kimseye çılgın bir ateş hazırlamışızdır. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Onlar (yalınız o sözleri söylemekle kalmadılar) bil´akis o saati de yalan saydılar. Biz o saati tekzîb edenlere öyle çılgın bir ateş hazırladık ki, |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Fakat onlar kıyameti de yalan saydılar. Biz ise o kıyameti yalanlayanlara çok şiddetli bir ateş hazırladık. |
|
ALİ BULAÇ |
Hayır, onlar kıyamet-saatini yalanladılar; Biz kıyamet saatini yalan sayanlara çılgınca yanan bir ateş hazırladık. |
|