وَضَلَّ عَنْهُمْ مَا كَانُوا يَدْعُونَ مِنْ قَبْلُ ۖ وَظَنُّوا مَا لَهُمْ مِنْ مَحِيصٍ |
ARAPÇA LATİN |
Ve dalle anhum mâ kânû yed’ûne min kablu ve zannû mâ lehum min mahîs(mahîsın). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Daha önce yalvardıkları (tanrılar) onları yüzüstü bırakıp uzaklaşmıştır. Kendileri için kaçacak bir yer olmadığını anlamışlardır. |
|
DİYANET VAKFI |
Böylece önceden yalvarıp durdukları onlardan uzaklaşmıştır. Kendilerinin kaçacak yerleri olmadığını anlamışlardır. |
|
ELMALILI SADE |
Önceden tapıp durdukları şeyler onlardan kaybolup gitmişler ve onlar kendileri için kaçacak bir yer kalmadığını anlamışlardır. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Ve onlardan evvelce tapıp, durdukları şeyler gaib oluvermişlerdir ve kendileri için sığınılacak yer olmadığını anlamışlardır. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Önceden yalvarıp durdukları tanrıları onlardan uzaklaşmıştır. Kendilerinin kaçacak yerlerinin olmadığını anlamışlardır. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Ve önceden çağırdıkları putlar, gözlerinden kaybolup gitmiştir ve onlar, kaçıp sığınacakları bir yerleri olmadığını da iyiden iyiye anlamışlardır. |
|
İBN-İ KESİR |
Önceden taptıkları şeyler onlardan uzaklaşıp gitmiştir. Ve kendilerinin kaçacak yerleri olmadığını anlamışlardır. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Önceden kendilerine taptıkları (bu gün) onlardan kaybolup gitti ve onlar kaçacak hiçbir yerleri olmadığını anlamışlardır. |
|
BEKİR SADAK |
Onceden yalvarip durduklari seyler onlardan uzaklasmistir. Kendilerinin kacacak yerleri olmadigini anlamislardir. |
|
CELAL YILDIRIM |
Daha önce taptıkları tanrılar, onlardan uzaklaşıp gözlerinden kaybolmuşlar ve onlar da kendilerine hiçbir kaçacak yer bulunmadığını anlamışlardır. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Önceden tapdıkları nesneler onlardan uzaklaşıb gaaib olmuşdur (olacakdır). Onlar kendilerine (azâbdan) kaç (ıb kurtul) acak hiçbir yer olmadığını anlamışlardır (anlayacaklardır). |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Önceden ibadet edib durdukları putlar, kendilerinden kaybolup gideceklerdir; ve onlar kendilerine hiç bir kaçamak kalmadığını anlıyacaklardır. |
|
ALİ BULAÇ |
Önceden kendilerine taptıkları (bugün) onlardan kaybolup gitti ve onlar kaçacak hiçbir yerleri olmadığını anlamışlardır. |
|