تُسْقَىٰ مِنْ عَيْنٍ آنِيَةٍ |
ARAPÇA LATİN |
Tuskâ min aynin âniyeh(âniyetin). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Son derece kızgın bir kaynaktan içirilirler. |
|
DİYANET VAKFI |
(2-7) O gün bir takım yüzler zelildir, durmadan çalışır, (fakat boşuna) yorulur, kızgın ateşe girer. Onlara kaynar su pınarından içirilir. Onlar için kuru dikenden başka yemek yoktur, o ise ne besler ne de açlığı giderir. |
|
ELMALILI SADE |
Kızgın bir kaynaktan sulanırlar. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
(5-7) Pek hararetli kaynaktan suvarılacaktır. Onlar için dikenli bir ağaçtan başka bir yiyecek yoktur. Ne semîzletir, ne de açlıktan kurtarır. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Kızgın bir kaynaktan içirilirler. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Pek ıssı bir suyla suvarılırlar. |
|
İBN-İ KESİR |
Kızgın bir kaynaktan içirilecektirler. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Kaynar bir kaynaktan içirilirler. |
|
BEKİR SADAK |
Kizgin bir kaynaktan icirilirler. |
|
CELAL YILDIRIM |
Çok sıcak bir kaynaktan içirilirler. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
son derece sıcak, bir kaynakdan içirilecekdir. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Kaynar bir kaynaktan içirilirler. |
|
ALİ BULAÇ |
Kaynar bir kaynaktan içirilirler. |
|