وَأَوْحَيْنَا إِلَىٰ مُوسَىٰ أَنْ أَلْقِ عَصَاكَ ۖ فَإِذَا هِيَ تَلْقَفُ مَا يَأْفِكُونَ |
ARAPÇA LATİN |
Ve evhaynâ ilâ mûsâ en elkı asâke, fe izâ hiye telkafu mâ ye’fikûn(ye’fikûne). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Biz de Mûsâ’ya, “Elindeki değneğini at” diye vahyettik. Bir de ne görsünler o, onların uydurduklarını yakalayıp yutuyor. |
|
DİYANET VAKFI |
Biz de Musa´ya, «Asanı at!» diye vahyettik. Bir de baktılar ki bu, onların uydurduklarını yakalayıp yutuyor. |
|
ELMALILI SADE |
Biz de Musa´ya: «Asanı bırakıver!» diye vahyettik. Bir de baktılar ki, o onların bütün uydurduklarını yalayıp yutuyor! |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Ve Mûsa´ya vahyettik: «Âsânı atıver.» Hemen o (âsâ) da onların uydurmuş oldukları şeyleri yutuverdi. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Biz de Musa´ya ´Elindeki değneği yere at´ diye vahyettik, değnek onların bütün göz boyayıcılıklarını yutuverdi. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Mûsâ´ya, at sopanı diye vahyettik. Atınca koca bir yılan şekline giren sopa, onların yalancıktan meydana çıkardıklarını yuttu, hepsini silip süpürdü. |
|
İBN-İ KESİR |
Biz de Musa´ya: Asanı bırak, diye vahyettik. Bir de ne görsünler; onların uydurduklarını yalayıp yutuyor. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Biz de Musa´ya: «Asanı fırlatıver» diye vahyettik. (O da fırlatıverince) Bir de baktılar ki, o, bütün uydurduklarını derleyip toparlayıp yutuyor. |
|
BEKİR SADAK |
Biz de Musa´ya, ´Asani koyuver» dedik, o da koydu; hemen onlarin uydurduklarini yutmaya basladi. |
|
CELAL YILDIRIM |
Musa´ya Asa´nı bırakıver! diye vahyettik, derken Asa onların uydurduklarını (bir bir) yutmaya başladı. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Biz de Musâya: «Bırak asaanı» diye vahyetdik. Bir de ne görsünler: Bu, onların bütün uydurub düzdüklerini yakalayıb yutuyor!. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Biz de Mûsa’ya: “-Asânı bırakıver” diye vahyettik. Bir de baktılar ki, asâ, onların bütün uydurduklarını yutuyor. |
|
ALİ BULAÇ |
Biz de Musa´ya: "Asanı fırlatıver" diye vahyettik. (O da fırlatıverince) bir de baktılar ki, o bütün uydurduklarını derleyip-toparlayıp yutuyor. |
|