فَإِمَّا تَثْقَفَنَّهُمْ فِي الْحَرْبِ فَشَرِّدْ بِهِمْ مَنْ خَلْفَهُمْ لَعَلَّهُمْ يَذَّكَّرُونَ |
ARAPÇA LATİN |
Fe immâ teskafennehum fîl harbi feşerrid bihim men halfehum leallehum yezzekkerûn(yezzekkerûne). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Eğer onları savaşta yakalarsan, bunlar(a vereceğin ceza) ile arkalarındakileri de dağıt ki ibret alsınlar. |
|
DİYANET VAKFI |
Eğer savaşta onları yakalarsan, ibret almaları için onlar ile (onlara vereceğin ceza ile) arkalarında bulunan kimseleri de dağıt. |
|
ELMALILI SADE |
Onun için onları ne zaman savaşta yakalarsan kendileri ile arkalarındakilerini ürküt; belki ibret alırlar. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
İmdi her ne zaman muharebede onları kat´i sûrette yakalar isen onlar ile arkalarındaki kimseleri ansızın korkut. Umulur ki, ibret alırlar. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Eğer savaşta, onları ele geçirirsen, onları geride kalanlara bir ibret olacak biçimde cezalandır. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Savaşta üst gelirsen onları, izlerini izliyenlere de tesir edecek ve onları da korkutacak bir tarzda cezâlandır da bunu ansınlar, ibret alsınlar bundan. |
|
İBN-İ KESİR |
Bunun için eğer savaşta ele geçirirsen; onları dağıt ki arkalarında olanlar ibret alsınlar. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Bundan dolayı, savaşta onları yakalarsan, öyle darmadağın et ki, onlarla arkalarından gelecek olanlar(ı caydır) . Umulur ki ibret alırlar. |
|
BEKİR SADAK |
(56-57) Anlasma yaptigin kimseler, sonucundan sakinmayarak anlasmalarini her defasinda bozarlar. Savasta onlari yakalarsan, arkalarindakilere ibret olacak sekilde, darmadagin et. |
|
CELAL YILDIRIM |
Savaşta onları (ne zaman yakalarsan,) öylesine darmadağın et ki arkalarındakiler öğüt ve ibret alsınlar. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Onun için eğer bunları harbde muhakkak yakalarsan onlar (a yapacağın ceza) ile arkalarında (ahdi bozacak) kimseleri de ürküt. Me´müldür ki (onlar da) iyice ibret alırlar. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Onun için, o ahdlerini bozanları harbde yakalarsan kendilerine yapacağın ağır muamele ile arkalarındakileri dağıt. Olur ki düşünürler de ibret alıp ahdi bozmaktan sakınırlar. |
|
ALİ BULAÇ |
Bundan dolayı, savaşta onları yakalarsan, öyle darmadağın et ki, onlarla arkalarından gelecek olanlar(ı caydır). Umulur ki ibret alırlar. |
|