إِنْ كُلٌّ إِلَّا كَذَّبَ الرُّسُلَ فَحَقَّ عِقَابِ |
ARAPÇA LATİN |
İn kullun illâ kezzeber rusule fe hakka ıkâb(ıkâbi). |
|
DİYANET İŞLERİ |
(O grupların) her biri peygamberleri yalanladı da onları cezalandırmam hak oldu. |
|
DİYANET VAKFI |
Onların her biri gönderilen peygamberleri yalanladılar da bu yüzden (kendilerine) azabım hak oldu. |
|
ELMALILI SADE |
Başka değil hepsi gönderilen peygamberleri yalanladılar da azabım böyle hak oldu. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
(13-14) Ve Semûd ve kavm-i Lût ve Eyke ahalisi de (tekzîp etmişlerdi). İşte bunlar, o tâifelerdir. Başka değil, hepsi de peygamberleri tekzîp ettiler de artık azabım hak oldu. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Hepsi peygamberleri yalanladılar da azabımı hak ettiler. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Her biri, peygamberleri ancak yalanladılar da azâbı hak ettiler. |
|
İBN-İ KESİR |
Hepsi de peygamberleri yalanladılar. Ve bu yüzden azabı hak ettiler. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Hepsi de peygamberleri yalanladılar, böylece azabla sonuçlandırmam (onlara) hak oldu. |
|
BEKİR SADAK |
Hepsi peygamberleri yalanladi da azabimi hakettiler. * |
|
CELAL YILDIRIM |
Hepsi de peygamberleri yalanladılar. Bu yüzden azabım (onlar hakkında) gerçekleşti. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Onların herbiri, başka değil, gönderilen (o peygamber) leri tekzîb etdi (ler) de (bu yüzden onlara) azabım hak oldu. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
O kavimlerin her biri, peygamberlerini tekzib etmeleriyle azabım onlara vacib oldu. |
|
ALİ BULAÇ |
Hepsi de elçileri yalanladılar, böylece azapla-sonuçlandırmam (onlara) hak oldu. |
|