وَلَتَعْلَمُنَّ نَبَأَهُ بَعْدَ حِينٍ |
ARAPÇA LATİN |
Ve le talemunne nebeehu ba’de hîn(hînin). |
|
DİYANET İŞLERİ |
“Onun haberlerinin doğruluğunu bir süre sonra mutlaka öğreneceksiniz.” |
|
DİYANET VAKFI |
Onun verdiği haberin doğruluğunu bir zaman sonra çok iyi öğreneceksiniz. |
|
ELMALILI SADE |
Ve herhalde onun haberini bir zaman sonra bileceksiniz.» |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
(87-88) «O (Kur´an) başka değil, bütün âlemler için bir mev´izedir. Ve andolsun ki, onun haber verdiğini bir müddet sonra elbette bilmiş olacaksınız.» |
|
FİZİLALİL KURAN |
Onun haberlerinin doğruluğunu bir süre sonra gayet iyi anlayacaksınız. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Onun doğruluğunu, bir müddet sonra mutlaka bilip anlayacaksınız. |
|
İBN-İ KESİR |
Onun haberini bir müddet sonra öğreneceksiniz. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
«Gerçekten onun haberini bir zaman sonra öğreneceksiniz.» |
|
BEKİR SADAK |
«nun verdigi haberin dogrulugunu bir zaman sonra ogreneceksiniz."* |
|
CELAL YILDIRIM |
Onun verdiği haberlerin (doğru çıkacağını) bir süre sonra mutlaka bilip anlayacaksınız. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
«Her halde onun mühim haberini bir zaman sonra (hepiniz) bileceksiniz». |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Muhakkak onun haberini (verdiği haberlerin doğruluğunu) bir zaman sonra, (öldükten sonra) bileceksiniz. |
|
ALİ BULAÇ |
"Gerçekten onun haberini bir zaman sonra öğreneceksiniz." |
|