ثُمَّ لَتُسْأَلُنَّ يَوْمَئِذٍ عَنِ النَّعِيمِ |
ARAPÇA LATİN |
Summe le tus’elunne yevmeizin anin naîm(naîmi). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Sonra o gün, nimetlerden mutlaka hesaba çekileceksiniz? |
|
DİYANET VAKFI |
(5-8) Gerçek öyle değil! Kesin bilgi ile bilmiş olsaydınız, (orada) mutlaka cehennem ateşini görürdünüz. Sonra ahirette onu çıplak gözle göreceksiniz. Nihayet o gün (dünyada yararlandığınız) nimetlerden elbette ve elbette hesaba çekileceksiniz. |
|
ELMALILI SADE |
Sonra andolsun ki, o gün her nimetten sorgulanacaksınız! |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Sonra kasem olsun ki o gün her türlü nîmetten muhakkak sorulacaksınız. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Sonra o gün size verilmiş olan her nimetten sorguya çekileceksiniz |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Sonra da andolsun ki o gün nîmetlerden soruya çekileceksiniz. |
|
İBN-İ KESİR |
Sonra o gün, andolsun ki; nimetlerden sorulacaksınız. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Sonra o gün, nimetten sorguya çekileceksiniz. |
|
BEKİR SADAK |
Sonra o gun, size verilmis olan her nimetten sorguya cekileceksiniz. * |
|
CELAL YILDIRIM |
Sonra da o gün, (size verilen) nimetlerden elbette sorulacaksınız !. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Sonra, andolsun, o gün elbet ve elbet size ni´met (ler) sorulacakdır. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Sonra and olsun, o gün (kıyamette) nimetin şükründen muhakkak sorulacaksınız. |
|
ALİ BULAÇ |
Sonra o gün, nimetten sorguya çekileceksiniz. |
|