ثُمَّ إِنَّكُمْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ عِنْدَ رَبِّكُمْ تَخْتَصِمُونَ |
ARAPÇA LATİN |
Summe innekum yevmel kıyâmeti ınde rabbikum tahtasımûn(tahtasımûne). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Sonra şüphesiz siz kıyamet günü Rabbinizin huzurunda muhakeme edileceksiniz. |
|
DİYANET VAKFI |
Sonra şüphesiz, siz de kıyamet günü, Rabbinizin huzurunda davalaşacaksınız. |
|
ELMALILI SADE |
Sonra siz muhakkak Rabbinizin huzurunda birbirinizden davacı olmak üzere duruşacaksınız. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Sonra muhakkak ki, sizler Kıyamet günü Rabbinizin huzurunda muhâsemede bulunacaksınızdır. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Sonra siz, kıyamet günü, Rabb´inizin huzurunda muhakeme olacaksınız. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Sonra da şüphesiz ki sizin, kıyâmet gününde Rabbinizin katında dâvanız görülür. |
|
İBN-İ KESİR |
Sonra siz, kıyamet günü Rabbınızın huzurunda duruşmaya çıkacaksınız. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Sonra şüphesiz sizler, kıyamet günü Rabbinizin huzurunda davalaşacaksınız. |
|
BEKİR SADAK |
Ey insanlar! Sonra siz, kiyamet gunu Rabbinizin huzurunda durusmaya cikacaksiniz. * |
|
CELAL YILDIRIM |
Sonra da (siz insanlar) Kıyamet günü Rabbınızın huzurunda davacılar (dâvâlılar) olarak duruşacaksınız. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Sonra (ey insanlar), şübhesiz, siz de Rabbinizin huzuurunda muhaakemeye durulacaksınız. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Sonra kıyamet günü, hepiniz Rabbinizin huzurunda (haklı haksız) birbirinizden davacı olacaksınız. |
|
ALİ BULAÇ |
Sonra şüphesiz sizler, kıyamet günü Rabbinizin huzurunda davalaşacaksınız. |
|