يُولِجُ اللَّيْلَ فِي النَّهَارِ وَيُولِجُ النَّهَارَ فِي اللَّيْلِ ۚ وَهُوَ عَلِيمٌ بِذَاتِ الصُّدُورِ |
ARAPÇA LATİN |
Yûlicul leyle fîn nehâri ve yûlicun nehâre fîl leyl(leyli) ve huve alîmun bi zâtis sudûr(sudûri). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Geceyi gündüze sokar, gündüzü de geceye sokar. O, göğüslerin özünü (kalplerde olanı) hakkıyla bilendir. |
|
DİYANET VAKFI |
Geceyi gündüze katar, gündüzü de geceye katar. O, kalplerde olanı bilir. |
|
ELMALILI SADE |
Geceyi güdüze sokar, gündüzü geceye sokar; O, sinelerin özünü bilir. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Geceyi gündüze çevirir, gündüzü de geceye çevirir ve O, sinelerde gizli olanları da bihakkın bilendir. |
|
FİZİLALİL KURAN |
O geceyi gündüze, gündüzü de geceye dönüştürür. O kalplerin özünü bilir. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Geceyi kısaltır, bir kısmı gündüz olur ve gündüzü kısaltır, bir kısmı gece olur ve o, gönüllerdekini bilir. |
|
İBN-İ KESİR |
Geceyi gündüze katar, gündüzü de geceye katar. Ve O; göğüslerin özünü bilendir. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Geceyi gündüze bağlayıp katar, gündüzü de geceye bağlayıp katar. O, göğüslerin özünde (saklı) olanı bilendir. |
|
BEKİR SADAK |
Geceyi gunduze katar, gunduzu geceye katar; O kalblerde olani bilendir. |
|
CELAL YILDIRIM |
Geceyi gündüze sokup bağlar, gündüzü de geceye sokup bağlar ; O, göğüslerde duyulup dolaşanı bilir. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
O, geceyi gündüzün içerisine sokar, gündüzü de gecenin içine katar. O, sinelerde gizlenen herşey´i hakkıyle bilendir. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Geceyi gündüze katar (böylece gündüz uzar), gündüzü de geceye katar (da gece uzar). Hem O, bütün sînelerde saklı olanları bilir. |
|
ALİ BULAÇ |
Geceyi gündüze bağlayıp-katar, gündüzü de geceye bağlayıp-katar. O, göğüslerin özünde (saklı) olanı bilendir. |
|