قَدْ سَأَلَهَا قَوْمٌ مِنْ قَبْلِكُمْ ثُمَّ أَصْبَحُوا بِهَا كَافِرِينَ |
ARAPÇA LATİN |
Kad seelehâ kavmun min kablikum summe asbahû bihâ kâfirîn(kâfirîne). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Sizden önceki bir millet o tür şeyleri sordu da sonra o yüzden kâfir oldu. |
|
DİYANET VAKFI |
Sizden önce de bir toplum onları sormuş, sonra da bunları inkâr eder olmuştu. |
|
ELMALILI SADE |
Nitekim, böyle meseleleri sizden evvel bir topluluk sordu da sonra bu yüzden kafir oldular. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Filvaki öyle şeyleri sizden evvel bir kavim sordu da sonra o sebeple kâfir oldular. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Sizden önceki bir ümmet böyle konuları sordu, fakat sonra bunlar yüzünden kafir oldular. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Sizden önce de bir kavim onları sordu da sonra kâfir oluverdi. |
|
İBN-İ KESİR |
Sizden önce bir kavim onları sormuştu da, sonra o sebeple kafirler olmuştu. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Sizden önce bir topluluk onu sormuştu da sonra kâfirler olmuşlardı. |
|
BEKİR SADAK |
Sizden once bir millet onlari sormustu, sonra da onlari inkar etmislerdi. |
|
CELAL YILDIRIM |
Sizden önce bir millet de onları sormuştu, sonra da o yüzden kâfir olmuşlardı. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Sizden evvel de bir kavm onları sordu da sonra o yüzden kâfirler oldular. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Doğrusu, sizden önce bir kavim, öyle (lüzumsuz) şeyleri sordu da, sonra o yüzden kâfir oldular. |
|
ALİ BULAÇ |
Sizden önce bir topluluk onu sormuştu da sonra kafirler olmuşlardı. |
|