إِنَّ الَّذِينَ آمَنُوا وَالَّذِينَ هَادُوا وَالصَّابِئُونَ وَالنَّصَارَىٰ مَنْ آمَنَ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ وَعَمِلَ صَالِحًا فَلَا خَوْفٌ عَلَيْهِمْ وَلَا هُمْ يَحْزَنُونَ |
ARAPÇA LATİN |
İnnellezîne âmenû vellezîne hâdû ves sâbiûne ven nasâra men âmene billâhi vel yevmil âhıri ve amile sâlihan fe lâ havfun aleyhim ve lâ hum yahzenûn(yahzenûne). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Şüphesiz inananlar (müslümanlar) ile Yahudiler, Sabiîler ve Hıristiyanlardan (her bir grubun kendi şeriatında) “Allah’a ve ahiret gününe inanan ve salih ameller işleyenler için hiçbir korku yoktur. Onlar mahzun da olmayacaklardır” (diye hükmedilmiştir.) |
|
DİYANET VAKFI |
İman edenler ile yahudiler, sâbiîler ve hıristiyanlardan Allah´a ve ahiret gününe (gerçekten) inanıp iyi amel işleyenler üzerine asla korku yoktur; onlar üzülecek de değillerdir. |
|
ELMALILI SADE |
Şüphe yok ki, iman edenler, yahudiler, sabiiler ve hıristiyanlar her kim Allah´a ve ahiret gününe iman edip de dürüstçe çalışırsa, artık onlara korku yoktur ve onlar üzülecek de değillerdir. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Muhakkak o kimseler ki, imân ettiler, ve o kimseler ki, Yahudi bulundular ve Sabii´ler ile Nâsrani´ler bunlardan her kim Allah Teâlâ´ya ve Ahiret gününe imân etmiş ve sâlih amelde bulunmuş ise artık onların üzerine bir korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklardır. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Yahudilerden sabiilerden (yıldızlara tapanlardan) ve hristiyanlardan Allah´a ve ahiret gününe inanarak iyi ameller işleyenler için korku söz konusu değildir, onlar hiç üzülmeyeceklerdir. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Fakat inananlarla Yahûdi olanlardan, Sâbîlerden ve Hıristiyanlardan Allah´a ve âhiret gününe inanıp iyi işler işleyenlere ne bir korku vardır, ne de mahzun olur onlar. |
|
İBN-İ KESİR |
Doğrusu; iman edenler, yahudi olanlar, sabiiler ve hristiyanlardan Allah´a ve ahiret gününe inananlara, salih amel işleyenlere; hiç korku yoktur. Ve onlar, üzülecek de değildir. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Gerçek şu ki, iman edenlerle Yahudiler, Sabiîler ve Hıristiyanlardan Allah´a, ahiret gününe inanan ve salih amellerde bulunanlar; onlar için korku yoktur, onlar mahzun da olacak değildirler. |
|
BEKİR SADAK |
Dogrusu inananlar, yahudiler, sabiiler ve hiristiyanlardan Allah´a ve ahiret gunune inanan, yararli is yapan kimselere korku yoktur, onlar uzulmeyeceklerdir. |
|
CELAL YILDIRIM |
Şüphesiz ki, (görünürde yalnız dilleriyle) imân edenlerle Yahudiler, Sabiîler ve Nasrânîler´den kim Allah´a ve Âhiret gününe inanır, iyi ve yararlı amelde bulunursa, onlara hiçbir korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir de. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Şüphe yok ki îman edenlerle Yahûdî olanlar (dan), Saabiîler (den), Nasrânîler (den) kim, Allaha ve âhiret gününe îman edib de iyi amel (ve hareket) de bulunursa artık onların üzerinde hiç bir korku yokdur. Onlar mahzun da olacak değillerdir. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Doğrusu dilleriyle imân eden münafıklarla Yahudî’lerden, Sabîîlerden (diğer bir Yahudi fırkasından) ve Hristiyanlardan kim Allah’a ve âhiret gününe iman edip de sâlih âmel işlerse, artık onlara korku yoktur ve onlar, mahzun da olacak değillerdir. |
|
ALİ BULAÇ |
Gerçek şu ki, iman edenlerle Yahudiler, Sabiîler ve Hıristiyanlardan Allah´a, ahiret gününe inanan ve salih amellerde bulunanlar; onlar için korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklardır. |
|