فَقَالَ إِنْ هَٰذَا إِلَّا سِحْرٌ يُؤْثَرُ |
ARAPÇA LATİN |
Fe kâle in hâzâ illâ sihrun yu’ser(yu’seru). |
|
DİYANET İŞLERİ |
(23-24) Sonra arkasını döndü ve büyüklük taslayıp şöyle dedi: “Bu, ancak nakledilegelen bir sihirdir.” |
|
DİYANET VAKFI |
(21-25) Sonra baktı. Sonra kaşlarını çattı, suratını astı. En sonunda, kibirini yenemeyip sırt çevirdi de: «Bu (Kur´an) dedi, olsa olsa (sihirbazlardan öğrenilip) nakledilen bir sihirdir. Bu, insan sözünden başka bir şey değil.» |
|
ELMALILI SADE |
Bu, dedi, başka değil sadece ötedenberi nakledilegelen bir sihirdir, |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
(24-25) Artık dedi ki: «Bu, naklolunagelen, bir sihirden başka değildir. Bu başka değil, ancak insan lâkırdısıdır.» |
|
FİZİLALİL KURAN |
Ve dedi ki; «Bu Kur´an eskilerden aktarılan bir büyüdür. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Derken bu, ancak dedi, eskiden beri söylenegelen bir büyü. |
|
İBN-İ KESİR |
Ve dedi ki: Bu; sadece öğretilegelen bir büyüdür. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Böylece: «Bu, yalnızca ´aktarılarak öğrenilen´ bir büyüdür» dedi. |
|
BEKİR SADAK |
(24-25) «Bu sadece ogretilegelen bir sihirdir. Bu Kuran yalnizca bir insan sozudur» dedi. |
|
CELAL YILDIRIM |
Ve «Bu ancak anlatılagelen bir sihirden başkası değildir. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
«Bu, dedi, (sihirbazlardan öğrenilib) rivayet edilen bir sihirden başkası değil». |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Şöyle dedi: “- Bu ancak (başka sihirbazdan) öğrenilen bir sihirdir. |
|
ALİ BULAÇ |
Böylece: "Bu, yalnızca ´aktarılarak öğrenilen´ bir büyüdür" dedi. |
|