وَلَا تَحْزَنْ عَلَيْهِمْ وَلَا تَكُنْ فِي ضَيْقٍ مِمَّا يَمْكُرُونَ |
ARAPÇA LATİN |
Ve lâ tahzen aleyhim ve lâ tekun fî daykın mimmâ yemkurûn(yemkurûne). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Onlardan yana üzülme. Kurdukları tuzaklardan ötürü de sıkıntıya düşme. |
|
DİYANET VAKFI |
(Resûlüm!) Onların yüzünden tasalanma, kurmakta oldukları tuzaklardan ötürü sıkıntı duyma. |
|
ELMALILI SADE |
Onlara karşı üzülme ve yaptıkları hileler yüzünden bir darlığa düşme! |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Ve onlara karşı mahzun olma ve onların hilelerinden dolayı bir darlığa düşme. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Ey Muhammed, onlar için üzülme ve sana kurdukları tuzaklarda canını sıkmasın. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Ve üzülme onlar için ve daralma kurdukları düzenlerden. |
|
İBN-İ KESİR |
Üzülme onlara. Düzenlerinden dolayı da sıkılma. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Sen, onlara karşı hüzne kapılma ve onların kurmakta oldukları tuzaklardan dolayı da sıkıntı içinde olma. |
|
BEKİR SADAK |
Onlara uzulme. Hilelerine karsi da sikilma. |
|
CELAL YILDIRIM |
Ve artık (ey Peygamber! Bu inkâr ve inatlarından dolayı) onlara karşı (onlardan yana) üzüntü çekme ve plânladıkları hile ve düzenden de sıkıntıya kapılma. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
(Habîbim) onlara karşı tasalanma. Kurmakda oldukları tuzaklardan dolayı da darlıkda olma. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
(Ey Rasûlüm, inkârlarından ve yüz çevirmelerinden dolayı) onlara karşı mahzun olma ve yaptıkları hilelerden ötürü bir sıkıntıya düşme. |
|
ALİ BULAÇ |
Sen, onlara karşı hüzne kapılma ve kurdukları tuzaklardan dolayı sıkıntı içinde olma. |
|