الَّذِينَ هُمْ فِي غَمْرَةٍ سَاهُونَ |
ARAPÇA LATİN |
Ellezîne hum fî gamretin sâhûne. |
|
DİYANET İŞLERİ |
(10-11) Cehalet içinde gaflete dalmış olan (ve “Muhammed şairdir, delidir” diyen) yalancılar kahrolsun! |
|
DİYANET VAKFI |
Onlar koyu bir cehalet içerisinde kalmış gafillerdir. |
|
ELMALILI SADE |
O sarhoşluk içinde yaptığını bilmezler. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
O kimseler ki onlar cehalet içinde gâfil kimselerdir. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Onlar aptallık içinde ne yaptıklarını bilmezler. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Ki onlar, daldıkları gaflette habersiz bir halde bocalayıp dururlar. |
|
İBN-İ KESİR |
Ki onlar; koyu bir cehalet içerisinde kalmış gafillerdir. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Ki onlar, ´bilgisizliğin kuşatması´ içinde habersizdirler. |
|
BEKİR SADAK |
(10-11) Yalanciligi itiyat edinenlerin, bilgisizlige saplanip kalanlarin canlari ciksin! |
|
CELAL YILDIRIM |
bilgisizliğin sarhoşluğu ve mahmurluğu içinde kalmış gafillerdir. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
ki onlar koyu bir cehalet içinde kalmış gaafil kimselerdir. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Onlar, bir cehalet içinde bulunan gâfil kimselerdir. |
|
ALİ BULAÇ |
Ki onlar, ´bilgisizliğin kuşatması´ içinde habersizdirler. |
|