فَأَخْرَجْنَا مَنْ كَانَ فِيهَا مِنَ الْمُؤْمِنِينَ |
ARAPÇA LATİN |
Fe ahrecnâ men kâne fîhâ minel mû’minîn(mû’minîne). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Orada (Lût’un yöresinde) bulunan mü’minleri çıkardık. |
|
DİYANET VAKFI |
Bunun üzerine orada bulunan müminleri çıkardık. |
|
ELMALILI SADE |
Nihayet orada bulunan müminleri çıkardık, |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Artık orada bulunan mü´minlerden kim var ise çıkardık. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Orada mü´minlerden kim varsa çıkardık. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Derken, orada inananlardan kim varsa çıkarmıştık. |
|
İBN-İ KESİR |
Bunun üzerine orada bulunan mü´minleri çıkardık. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Bu arada, mü´minlerden orda kim varsa çıkardık. |
|
BEKİR SADAK |
Bunun uzerine, suclu milletin arasinda bulunan muminleri cikardik. |
|
CELAL YILDIRIM |
Bunun için orada bulunan mü´minleri çıkardık. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Derken orada mü´minlerden kim varsa çıkardık. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Nihayet Lût’un memleketinde bulunan müminleri (oradan) çıkardık, (ki kalan kâfirleri helâk edelim). |
|
ALİ BULAÇ |
Bu arada, mü´minlerden orda kim varsa çıkardık. |
|