كَذَٰلِكَ مَا أَتَى الَّذِينَ مِنْ قَبْلِهِمْ مِنْ رَسُولٍ إِلَّا قَالُوا سَاحِرٌ أَوْ مَجْنُونٌ |
ARAPÇA LATİN |
Kezâlike mâ etellezîne min kablihim min resûlin illâ kâlû sâhırun ev mecnûn(mecnûnun). |
|
DİYANET İŞLERİ |
İşte böyle! Onlardan öncekilere hiçbir peygamber gelmemişti ki, “O bir büyücüdür” yahut “bir delidir” demiş olmasınlar. |
|
DİYANET VAKFI |
İşte böylece, onlardan öncekilere her hangi bir peygamber geldiğinde hemen: O, bir büyücüdür veya delidir, dediler. |
|
ELMALILI SADE |
Böyle, onlardan öncekiler bir peygamber gelince muhakkak: «Ya sihirbaz, ya delidir» dediler. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Böylecedir. Onlardan evvelkilere de bir peygamber gelmedi ki illâ «Sâhirdir veya mecnûndur,» dediler. |
|
FİZİLALİL KURAN |
İşte böyle, onlardan önce de ne kadar elçi geldiyse mutlaka: «Büyücü veya cinlenmiş» dediler. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Böylece onlardan önce de hiçbir peygamber gelmedi ki ona büyücü, yahut da deli demesinler. |
|
İBN-İ KESİR |
İşte böyle. Onlardan öncekilere herhangi bir peygamber geldiğinde sadece; büyücüdür veya delidir, dediler. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
İşte böyle; onlardan öncekiler de herhangi bir peygamber gelmeyiversin, mutlaka onlar da: «Büyücü veya cinlenmiş» demişlerdir. |
|
BEKİR SADAK |
Onlardan oncekilere, herhangi bir peygamber gelince: «Sihirbazdir» veya «Delidir» derlerdi. |
|
CELAL YILDIRIM |
Bunun gibi onlardan öncekilere de ne kadar bir peygamber gönderdikse, mutlaka, «bu bir sihirbazdır veya delinin biridir,» demişlerdi. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Onlardan evvelkilere de herhangi bir peygamber gelmedi ki (onun hakkında da) mutlakaa böylece sihirbaz, yahud mecnun dediler. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
(Ey Rasûlüm, senin kavmin, sana sihirbaz yahud mecnûn dediği gibi), onlardan evvelki ümmetler de bir peygamber gelince; muhakkak böyle; ya sihirbaz dediler, ya mecnun... |
|
ALİ BULAÇ |
İşte böyle; onlardan öncekiler de bir elçi gelmeyiversin, mutlaka: "Büyücü ve cinlenmiş" demişlerdir. |
|