وَجَزَاهُمْ بِمَا صَبَرُوا جَنَّةً وَحَرِيرًا |
ARAPÇA LATİN |
Ve cezâhum bimâ saberû cenneten ve harîrâ(harîren). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Sabretmelerine karşılık da onları cennet ve ipek(ten giysiler) ile mükâfatlandırır. |
|
DİYANET VAKFI |
Sabretmelerine karşılık onlara cenneti ve (cenetteki) ipekleri lütfeder. |
|
ELMALILI SADE |
Sabretmelerine karşılık onlara bir cennet ve ipek verir. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
(11-12) Artık Allah, onları o günün şerrinden korumuştur. Ve onlara bir güzellik ve bir sevinç vermiştir. Ve onları sabrettikleri için cennetle ve ipekli libasla mükâfaatlandırdı. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Sabretmelerinin karşılığında kendilerini cennetle ve ipekli elbiselerle ödüllendirir. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Ve sabretmelerine karşılık da mükâfatları, cennettir ve ipeklilerdir. |
|
İBN-İ KESİR |
Sabretmelerine karşılık, onları cennet ve ipekle mükafatlandırmıştır. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Ve onları sabretmeleri dolayısıyla cennetle ve ipekle ödüllendirmiştir; |
|
BEKİR SADAK |
Sabirlarinin karsiligi, cennet ve oradaki ipeklerdir. |
|
CELAL YILDIRIM |
Sabretmelerine karşılık onları Cennet ve (oradaki) ipekle mükâfatlandırdı. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
sabretdiklerine mukaabil onları cennetle, ipekle mükâfâtlandırmışdır. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Sabırlarına karşılık da (içine girecekleri) bir cennet ve (giyecekleri) bir ipek ihsan eder. |
|
ALİ BULAÇ |
Ve sabretmeleri dolayısıyla cennetle ve ipekle ödüllendirmiştir. |
|