وَيَطُوفُ عَلَيْهِمْ وِلْدَانٌ مُخَلَّدُونَ إِذَا رَأَيْتَهُمْ حَسِبْتَهُمْ لُؤْلُؤًا مَنْثُورًا |
ARAPÇA LATİN |
Ve yetûfu aleyhim vildânun muhalledûn(muhalledûne), izâ reeytehum hasibtehum lu’luen mensûrâ(mensûren). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Çevrelerinde, gördüğünde saçılmış inciler sanacağın, hep aynı gençlik ve güzellikte kalacak hizmetçiler dolaşır. |
|
DİYANET VAKFI |
O insanların etrafında öyle ölümsüz genç nedîmler dolaşır ki, onları gördüğünde, etrafa saçılıp dağılmış inciler sanırsın. |
|
ELMALILI SADE |
Etraflarında daima genç çocuklar dolaşır; görünce onları saçılmış inciler sanırsın. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
(19-20) Onların etrafında ebedîler olan genç hizmetçiler dolaşır, onları göreceğin zaman onları birer saçılmış inci sanırsın. Ve orada göreceğin zaman, bir nîmet ve bir büyük mülk görmüş olursun. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Onlara hiç ölmeyecek gençler hizmet ederler. Bu gençleri görsen, ortalığa saçılmış birer inci sanırsın. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Etraflarında, ölümsüz delikanlılar dolaşır, onları görünce sanırsın ki saçılmış incilerdir. |
|
İBN-İ KESİR |
Çevrelerinde ölümsüz gençler dolaşır ki; onları gördüğünde saçılmış bir inci sanırsın. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Çevrelerinde (gençlikleri ve dinçlikleri) ebedi kılınmış civanlar dolaşır durur; sen onları gördüğün zaman saçılmış birer inci sanırsın. |
|
BEKİR SADAK |
Yanlarinda olumsuz gencler dolasir; onlari gordugunde sacilmis birer inci sanirsin. |
|
CELAL YILDIRIM |
Çevrelerinde hep taze kalan civanlar dolaşırlar. Onları gördüğünde saçılmış inciler sanırsın. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Etraflarında herdem taze çocuklar dolaşır ki sen onları gördüğün zaman saçılmış birer inci sanırsın! |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
(Cennet ehlinin) etraflarında (hizmet için) devamlı olarak taze çocuklar dolaşır ki, sen onları gördüğün zaman saçılmış inciler sanırsın. |
|
ALİ BULAÇ |
Çevrelerinde (gençlikleri ve dinçlikleri) ebedi kılınmış civanlar dolaşır-durur; sen onları gördüğün zaman saçılmış birer inci sanırsın. |
|