فَأَمَّا مَنْ تَابَ وَآمَنَ وَعَمِلَ صَالِحًا فَعَسَىٰ أَنْ يَكُونَ مِنَ الْمُفْلِحِينَ |
ARAPÇA LATİN |
Fe emmâ men tâbe ve âmene ve amile sâlihân fe asâ en yekûne minel muflihîn(muflihîne). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Ama tövbe edip iman eden ve salih amel işleyen kimsenin kurtuluşa erenlerden olması umulur. |
|
DİYANET VAKFI |
Fakat tevbe eden, iman edip iyi işler yapan kimseye gelince, onun kurtuluşa erenler arasında olması umulur. |
|
ELMALILI SADE |
Ancak tevbe edip iman ederek iyi işlerde bulunan kimse işte o, kurtuluşa erenlerden olmayı umabilir. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Amma tevbe eden ve imân edip sâlih amelde bulunan ise felâha ermişlerden olmasını umabilir. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Fakat tevbe eden, inanıp yararlı iş işleyen kimsenin, kurtuluşa erenlerden olması umulur. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Fakat tövbe eden ve inanan ve iyi işlerde bulunan, umulur ki kurtulanlardan olur, muradına erer. |
|
İBN-İ KESİR |
Ama tevbe edip inanan ve salih amel işleyen kimsenin, kurtuluşa erenlerden olması ümid edilir. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Ancak kim tevbe edip iman eder ve salih amellerde bulunursa artık kurtuluşa erenlerden olmasını umabilir. |
|
BEKİR SADAK |
Fakat, tevbe eden, inanip yararli is isleyen kimsenin, kurtulusa erenler arasinda bulunmasi umulur. |
|
CELAL YILDIRIM |
Ama tevbe edip dosdoğru inanan, iyi-yararlı amelde bulunan kimselerin korktuklarından kurtulup umduklarına kavuşanlardan olması umulur. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Amma tevbe ve îman edib de iyi amel (ve hareket) de bulunan kimseler muradlarına erenlerden olacaklarını umabilir (ler). |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Fakat küfürden tevbe edip de iman eden ve salih amel işliyen kimse, zafere kavuşanlardan olmayı umabilir. |
|
ALİ BULAÇ |
Ancak kim tevbe edip iman eder ve salih amellerde bulunursa artık kurtuluşa erenlerden olmayı umabilir. |
|