وَإِنَّا إِلَىٰ رَبِّنَا لَمُنْقَلِبُونَ |
ARAPÇA LATİN |
Ve innâ ilâ rabbinâ le munkalibûn(munkalibûne). |
|
DİYANET İŞLERİ |
(12-14) O, bütün çiftleri yaratan, üzerlerine kurulasınız, sonra da, kurulduğunuzda, Rabbinizin nimetini hatırlayasınız ve “Bunu hizmetimize veren Allah’ın şanı yücedir. Bunlara bizim gücümüz yetmezdi. Şüphesiz biz Rabbimize döneceğiz” diyesiniz diye sizin için bindiğiniz gemileri ve hayvanları yaratandır. |
|
DİYANET VAKFI |
Biz şüphesiz Rabbimize döneceğiz (demelisiniz). |
|
ELMALILI SADE |
Ve muhakkak biz dönüp dolaşıp Rabbimize varacağız.» |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
(14-15) «Ve şüphe yok ki, biz Rabbimize elbette dönüp gidicileriz.» Öyle iken onun için kullarından bir cüz isnat ettiler. Şüphe yok ki, (bu gibi bir) insan elbette apaçık bir küfürbazdır. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Biz şüphesiz Rabbimize döneceğiz deyin. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Ve şüphe yok ki biz, Rabbimize döneceğiz deyin diye. |
|
İBN-İ KESİR |
Ve biz, şüphesiz Rabbımıza döneceğiz. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Ve biz elbette, Rabbimize çevrilip döneceğiz. |
|
BEKİR SADAK |
(12-14) Her sinif varligi yaratan O´dur. Gemiler ve hayvanlardan binesiniz diye size binekler var etmistir. Butun bunlar; uzerlerine oturunca Rabbinizin nimetini anarak: «Bunlari buyrugumuza veren ne yucedir; zaten bizim takatimiz bunlara yetmezdi; suphesiz Rabbimize dnecegiz» demeniz icindir. |
|
CELAL YILDIRIM |
Ve elbette biz, dönüp dolaşıp Rabbımıza döneceğiz. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
(13-14) Tâki sırtlarında karaar kılasınız, sonra üzerlerine yerleşince (kalblerinizle) Rabbinizin ni´metini iyice düşünesiniz ve (dilinizle de) «Bunları bize râmeden Allahın şânı ne yücedir, münezzehdir. Yoksa biz bunlara güc yetiremezdik. Biz herhalde, ancak Rabbimize dönüb gidicileriz», diyesiniz. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Ve Muhakkak biz, dönüb Rabbimize varacağız.” |
|
ALİ BULAÇ |
Ve biz elbette, Rabbimiz´e çevrilip-döneceğiz." |
|