إِذْ قَالَ لِأَبِيهِ وَقَوْمِهِ مَا هَٰذِهِ التَّمَاثِيلُ الَّتِي أَنْتُمْ لَهَا عَاكِفُونَ |
ARAPÇA LATİN |
İz kâle li ebîhi ve kavmihî mâ hâzihit temâsîlulletî entum lehâ âkifûn(âkifûne). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Hani o, babasına ve kavmine, “Ne bu tapınıp durduğunuz heykeller?” demişti. |
|
DİYANET VAKFI |
O, babasına ve kavmine: Şu karşısına geçip tapmakta olduğunuz heykeller de ne oluyor? demişti. |
|
ELMALILI SADE |
O vakit babasına ve kavmine dedi ki: «Başına toplanıp durduğunuz şu putlar nedir?» |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
O vakit ki, babasına ve kavmine dedi ki: «Nedir bu timsaller ki, siz onlara (tapınmaya) devam edip duruyorsunuz?» |
|
FİZİLALİL KURAN |
Hani O babasına ve soydaşlarına «Şu karşılarında saygı duruşu yaptığınız heykeller nedir?» dedi. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Hani atasına ve kavmine, nedir bu tapıp durduğunuz heykeller demişti. |
|
İBN-İ KESİR |
Hani o, babasına ve kavmine demişti ki: Şu tapınıp durduğunuz heykeller de nedir? |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Hani babasına ve kavmine demişti ki: «Sizin, karşılarında bel büküp eğilmekte olduğunuz bu temsili heykeller nedir?» |
|
BEKİR SADAK |
Ibrahim, babasina ve milletine: «Bu tapinip durdugunuz heykeller nedir?» demisti. |
|
CELAL YILDIRIM |
Hani o bir vakit babasına ve kavmine, «nedir bu üzerine kapanıp durduğunuz heykeller?» demişti. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
O zaman o, babasına ve kavmine: «Sizin tapmakda olduğunuz bu heykeller nedir?» demişdi. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
O zaman, babasına ve kavmine şöyle demişti: “- Sizin tapmakta olduğunuz heykeller nedir?” |
|
ALİ BULAÇ |
Hani babasına ve kavmine demişti ki: "Sizin, karşılarında bel büküp eğilmekte olduğunuz bu temsili heykeller nedir? |
|