Suara Suresi
 



AYET NO

MEAL

1 Ta, Sin, Mim. Facebook'ta Paylaş
2 Bunlar, apaçık olan Kitab´ın ayetleridir. Facebook'ta Paylaş
3 Onlar mü´min olmayacaklar diye neredeyse kendini kahredeceksin (öyle mi?) Facebook'ta Paylaş
4 Dilersek, onların üzerine gökten bir ayet (mucize) indiririz de, ona boyunları eğilmiş kalıverir. Facebook'ta Paylaş
5 Onlara Rahman (olan Allah) dan yeni bir uyarı gelmeyiversin, hiç tartışmasız ondan yüz çevirirler. Facebook'ta Paylaş
6 Gerçekten yalanladılar; fakat, alay konusu yaptıkları şeyin haberi kendilerine pek yakında gelecektir. Facebook'ta Paylaş
7 Yeryüzünde bir bakmadılar mı ki, Biz onda her güzel (kerim) çiftten nice ürünler bitirdik. Facebook'ta Paylaş
8 Şüphesiz, bunda bir ayet vardır; ancak onların çoğu mü´min değildirler. Facebook'ta Paylaş
9 Şüphesiz, senin Rabbin, gerçekten O, üstün ve güçlüdür, merhamet sahibidir. Facebook'ta Paylaş
10 Hani senin Rabbin, Musa´ya seslenmişti: "Zulmetmekte olan kavme git;" Facebook'ta Paylaş
11 Firavun´un kavmine, hala sakınmıyorlar mı?" Facebook'ta Paylaş
12 Dedi ki: "Rabbim, gerçekten ben, onların beni yalanlamalarından korkuyorum." Facebook'ta Paylaş
13 "Göğsüm sıkışıyor, dilim dönmüyor; bundan dolayı Harun´a da (elçilik görevini bildirmesi için Cibril´i) gönder." Facebook'ta Paylaş
14 "Üstelik, onların bana karşı (davasını savunacakları bir cinayet) suçu(m) var; bundan dolayı beni öldürmelerinden korkuyorum." Facebook'ta Paylaş
15 (Allah:) "Hayır," dedi. "İkiniz de ayetlerimle gidin, şüphesiz sizinle birlikteyiz (ve) işitmekteyiz." Facebook'ta Paylaş
16 "Gecikmeksizin Firavun´a giderek deyin ki: Gerçekten biz, alemlerin Rabbinin elçisiyiz," Facebook'ta Paylaş
17 "İsrailoğulları´nı bizimle birlikte göndermen için (sana geldik)." Facebook'ta Paylaş
18 (Gittiler ve Firavun:) Dedi ki: "Biz seni içimizde daha çocukken yetiştirip büyütmedik mi? Sen ömrünün nice yıllarını aramızda geçirmedin mi?" Facebook'ta Paylaş
19 "Ve sen, yapacağın işi (cinayeti) de işledin; sen nankörlerdensin." Facebook'ta Paylaş
20 (Musa) Dedi ki: "Ben onu yaptığım zaman şaşkınlardandım." Facebook'ta Paylaş
21 "Sizden korkunca da hemen aranızdan kaçtım; sonra Rabbim bana hüküm (ve hikmet) verdi ve beni gönderilen (elçilerden) kıldı." Facebook'ta Paylaş
22 "Bana karşı lütuf-dediğin nimet de, İsrailoğulları´nı köle kılmandan dolayıdır." Facebook'ta Paylaş
23 Firavun dedi ki: "Alemlerin Rabbi nedir?" Facebook'ta Paylaş
24 Dedi ki: "Göklerin, yerin ve bu ikisi arasında olan herşeyin Rabbidir. Eğer ´kesin bilgiyle inanıyorsanız´ (böyledir)." Facebook'ta Paylaş
25 Çevresindekilere dedi ki: "İşitiyor musunuz?" Facebook'ta Paylaş
26 (Musa:) Dedi ki: "O sizin de Rabbiniz, geçmişteki atalarınızın da Rabbidir." Facebook'ta Paylaş
27 (Firavun) Dedi ki: "Şüphesiz size gönderilmiş bulunan elçiniz, gerçekten bir delidir." Facebook'ta Paylaş
28 "Eğer aklınızı kullanabiliyorsanız, O, doğunun da, batının da ve bunlar arasında olan herşeyin de Rabbidir" dedi (Musa). Facebook'ta Paylaş
29 (Firavun) dedi ki: "Andolsun, benim dışımda bir ilah edinecek olursan, seni mutlaka hapse atacağım." Facebook'ta Paylaş
30 (Musa) Dedi ki: "Sana apaçık bir şey getirmiş olsam da mı?" Facebook'ta Paylaş
31 (Firavun) Dedi ki: "Eğer doğru sözlü isen, onu getir." Facebook'ta Paylaş
32 Bunun üzerine asasını bırakıverdi, bir de (ne görsünler) o, açıkça bir ejderha oluverdi. Facebook'ta Paylaş
33 Elini de çekip çıkardı, bir de (ne görsün) o, bakanlar için ´parlayıp aydınlanıvermiş´. Facebook'ta Paylaş
34 (Firavun,) Çevresindeki önde gelenlere: "Bu” dedi, "Doğrusu bilgin bir büyücüdür." Facebook'ta Paylaş
35 "Büyüsüyle sizi yurdunuzdan sürüp çıkarmak istiyor; ne buyurursunuz?" Facebook'ta Paylaş
36 Dediler ki: "Bunu ve kardeşini oyala, şehirlere de toplayıcılar gönder," Facebook'ta Paylaş
37 "Bütün uzman-bilgin büyücüleri sana getirsinler." Facebook'ta Paylaş
38 Böylelikle büyücüler, bilinen bir günün belli vaktinde biraraya getirildi. Facebook'ta Paylaş
39 Ve insanlara da: "Siz de toplanıyor musunuz? dendi." Facebook'ta Paylaş
40 "Umarız ki, eğer galip gelirse biz de büyücülere uyarız." Facebook'ta Paylaş
41 Büyücüler geldiklerinde, Firavun´a: "Şayet biz galip gelirsek, bize bir ücret var gerçekten, değil mi?" dediler. Facebook'ta Paylaş
42 "Evet" dedi. "Üstelik şüphesiz siz en yakın(larım) kılınanlardan olacaksınız." Facebook'ta Paylaş
43 Musa onlara dedi ki: "Atacağınızı atın." Facebook'ta Paylaş
44 Onlar da, iplerini ve asalarını atıverdiler ve: "Firavun´un üstünlüğü adına, hiç tartışmasız, üstün olanlar gerçekten bizleriz" dediler. Facebook'ta Paylaş
45 Böylelikle Musa da asasını bırakıverdi, bir de (ne görsünler) o, uydurmakta olduklarını yutuveriyor. Facebook'ta Paylaş
46 Anında büyücüler secdeye kapandılar. Facebook'ta Paylaş
47 (Ve:) "Alemlerin Rabbine iman ettik" dediler. Facebook'ta Paylaş
48 "Musa´nın ve Harun´un Rabbine." Facebook'ta Paylaş
49 (Firavun) Dedi ki: "Ona, ben size izin vermeden önce mi inandınız? Şüphesiz, o, size büyüyü öğreten büyüğünüzdür; öyleyse yakında bileceksiniz. Şüphesiz ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama kestireceğim ve sizin hepinizi gerçekten asıp-sallandıracağım." Facebook'ta Paylaş
50 "Hiç zararı yok" dediler. "Çünkü biz gerçekten Rabbimiz´e dönücüleriz." Facebook'ta Paylaş
51 "Doğrusu biz, iman edenlerin ilki olduğumuzdan dolayı Rabbimiz´in bizim hatalarımızı bağışlayacağını umuyoruz." Facebook'ta Paylaş
52 Musa´ya: "Kullarımı gece yürüyüşe geçir, çünkü izleneceksiniz" diye vahyettik. Facebook'ta Paylaş
53 Bunun üzerine Firavun şehirlere (asker) toplayıcılar gönderdi. Facebook'ta Paylaş
54 "Gerçek şu ki bunlar azınlık olan bir topluluktur;" Facebook'ta Paylaş
55 "Ve elbette bize karşı da büyük bir öfke beslemektedirler." Facebook'ta Paylaş
56 ´Biz ise uyanık bir toplumuz" (dedi). Facebook'ta Paylaş
57 Böylelikle Biz onları (Firavun ve kavmini) bahçelerden ve pınarlardan sürüp çıkardık; Facebook'ta Paylaş
58 Hazinelerden ve soylu makam(lar)dan da. Facebook'ta Paylaş
59 İşte böyle; bunlara İsrailoğulları´nı mirasçı kıldık. Facebook'ta Paylaş
60 Böylece (Firavun ve ordusu) güneşin doğuş vakti onları izlemeye koyuldular. Facebook'ta Paylaş
61 İki topluluk birbirini gördükleri zaman Musa´nın adamları: "Gerçekten yakalandık" dediler. Facebook'ta Paylaş
62 (Musa:) "Hayır" dedi. "Şüphesiz Rabbim, benimle beraberdir; bana yol gösterecektir." Facebook'ta Paylaş
63 Bunun üzerine Musa´ya: "Asanla denize vur" diye vahyettik. (Vurdu ve) Deniz hemencecik yarılıverdi de her parçası kocaman bir dağ gibi oldu. Facebook'ta Paylaş
64 Ötekileri de buraya yaklaştırdık. Facebook'ta Paylaş
65 Musa´yı ve onunla birlikte olanların hepsini kurtarmış olduk. Facebook'ta Paylaş
66 Sonra ötekileri suda boğduk. Facebook'ta Paylaş
67 Şüphesiz, bunda bir ayet vardır. Ama onların çoğu iman etmiş değildirler. Facebook'ta Paylaş
68 Ve hiç şüphesiz, senin Rabbin, güçlü ve üstün olandır, esirgeyendir. Facebook'ta Paylaş
69 Onlara İbrahim´in haberini de aktar-oku: Facebook'ta Paylaş
70 Hani, babasına ve kavmine: "Siz neye kulluk ediyorsunuz?" demişti. Facebook'ta Paylaş
71 Demişlerdi ki: "Putlara tapıyoruz, bunun için sürekli onların önünde bel büküp eğiliyoruz." Facebook'ta Paylaş
72 Dedi ki: "Peki, dua ettiğiniz zaman onlar sizi işitiyorlar mı?" Facebook'ta Paylaş
73 "Ya da size bir yararları veya zararları dokunuyor mu?" Facebook'ta Paylaş
74 "Hayır" dediler. "Biz atalarımızı böyle yaparlarken bulduk." Facebook'ta Paylaş
75 (İbrahim) Dedi ki: "Şimdi, neye tapmakta olduğunuzu gördünüz mü?" Facebook'ta Paylaş
76 "Hem siz, hem de eski atalarınız?" Facebook'ta Paylaş
77 "İşte bunlar, gerçekten benim düşmanımdır; yalnızca alemlerin Rabbi hariç" Facebook'ta Paylaş
78 "Ki beni yaratan ve bana hidayet veren O´dur;" Facebook'ta Paylaş
79 "Bana yediren ve içiren O´dur;" Facebook'ta Paylaş
80 "Hastalandığım zaman bana şifa veren O´dur;" Facebook'ta Paylaş
81 "Beni öldürecek, sonra diriltecek olan da O´dur," Facebook'ta Paylaş
82 "Din (ceza) günü hatalarımı bağışlayacağını umduğum da O´dur;" Facebook'ta Paylaş
83 "Rabbim, bana hüküm (ve hikmet) bağışla ve beni salih olanlara kat;" Facebook'ta Paylaş
84 "Sonra gelecekler arasında bana bir doğruluk dili (lisan-ı sıdk) ver." Facebook'ta Paylaş
85 "Beni nimetlerle-donatılmış cennetin mirasçılarından kıl," Facebook'ta Paylaş
86 "Babamı da bağışla, çünkü o şaşırıp sapanlardandır." Facebook'ta Paylaş
87 "Ve beni (insanların) diriltilecekleri gün küçük düşürme," Facebook'ta Paylaş
88 ´Malın da, çocukların da bir yarar sağlayamadığı günde." Facebook'ta Paylaş
89 "Ancak Allah´a selim bir kalp ile gelenler başka." Facebook'ta Paylaş
90 (O gün) Cennet takva sahiplerine yaklaştırılır. Facebook'ta Paylaş
91 Cehennem de azgınlar için sergilenir. Facebook'ta Paylaş
92 Ve onlara: "Tapmakta olduklarınız nerede?" denilir; Facebook'ta Paylaş
93 "Allah´ın dışında olan (ilah)lar; size yardımları dokunuyor mu, veya kendilerine yardımları oluyor mu? Facebook'ta Paylaş
94 Artık onlar ve azgınlar onun içine dökülüverilmiştir. Facebook'ta Paylaş
95 Ve İblis´in bütün orduları da. Facebook'ta Paylaş
96 Orada birbirleriyle çekişip tartışarak derler ki: Facebook'ta Paylaş
97 "Andolsun Allah´a, biz gerçekten apaçık bir sapıklık içindeymişiz," Facebook'ta Paylaş
98 "Çünkü sizi (yalancı olanları) alemlerin Rabbiyle eşit tutuyorduk. Facebook'ta Paylaş
99 "Bizi suçlu-günahkarlardan başka saptıran olmadı." Facebook'ta Paylaş
100 "Artık bizim için ne bir şefaatçi var," Facebook'ta Paylaş
101 "Ne de candan-yakın bir dost." Facebook'ta Paylaş
102 "Bizim bir kere daha (dünyaya dönüşümüz mümkün) olsaydı da iman edenlerden olabilseydik." Facebook'ta Paylaş
103 Gerçekten, bunda bir ayet vardır, ama onların çoğu iman etmiş değildirler. Facebook'ta Paylaş
104 Ve şüphesiz senin Rabbin, güçlü ve üstün olandır, esirgeyendir. Facebook'ta Paylaş
105 Nuh kavmi de gönderilen (peygamber)leri yalanladı. Facebook'ta Paylaş
106 Hani onlara kardeşleri Nuh: "Sakınmaz mısınız?" demişti. Facebook'ta Paylaş
107 "Gerçek şu ki, ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim." Facebook'ta Paylaş
108 "Artık Allah´tan korkup-sakının ve bana itaat edin." Facebook'ta Paylaş
109 "Buna karşılık ben sizden bir ücret istemiyorum; ücretim yalnızca alemlerin Rabbine aittir." Facebook'ta Paylaş
110 "Artık Allah´tan korkup-sakının ve bana itaat edin. Facebook'ta Paylaş
111 Dediler ki: "Sana, sıradan aşağılık insanlar uymuşken inanır mıyız?" Facebook'ta Paylaş
112 Dedi ki: "Onların yapmakta oldukları hakkında benim bilgim yoktur." Facebook'ta Paylaş
113 "Onların hesabı yalnızca Rabbime aittir, eğer şuurundaysanız (anlarsınız.)" Facebook'ta Paylaş
114 "Ve ben mü´min olanları kovacak değilim." Facebook'ta Paylaş
115 "Ben, yalnızca apaçık bir uyarıcıyım." Facebook'ta Paylaş
116 Dediler ki: "Eğer (bu söylediklerine) bir son vermeyecek olursan, gerçekten taşa tutulup kovulacaksın." Facebook'ta Paylaş
117 Dedi ki: "Rabbim, şüphesiz kavmim beni yalanladı." Facebook'ta Paylaş
118 "Bundan böyle, benimle onların arasını açık bir hükümle ayır ve beni ve benimle birlikte olan mü´minleri kurtar." Facebook'ta Paylaş
119 Bunun üzerine, onu ve onunla birlikte olanları (insan ve hayvanlarla) yüklü gemi içinde kurtardık. Facebook'ta Paylaş
120 Sonra bunun ardından geride kalanları da suda-boğduk. Facebook'ta Paylaş
121 Gerçekten, bunda bir ayet vardır, ama onların çoğu iman etmiş değildirler. Facebook'ta Paylaş
122 Ve şüphesiz senin Rabbin, güçlü ve üstün olandır, esirgeyendir. Facebook'ta Paylaş
123 Ad (kavmi) de gönderilen (elçi)leri yalanladı. Facebook'ta Paylaş
124 Hani onlara kardeşleri Hud: "Sakınmaz mısınız?" demişti. Facebook'ta Paylaş
125 "Gerçek şu ki, ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim." Facebook'ta Paylaş
126 "Artık Allah´tan korkup-sakının ve bana itaat edin." Facebook'ta Paylaş
127 "Buna karşılık ben sizden bir ücret istemiyorum; ücretim yalnızca alemlerin Rabbine aittir." Facebook'ta Paylaş
128 "Siz, her yüksekçe yere bir anıt inşa edip (yararsız bir şeyle) oyalanıp eğleniyor musunuz?" Facebook'ta Paylaş
129 "Ölümsüz kılınmak umuduyla sanat yapıları mı ediniyorsunuz?" Facebook'ta Paylaş
130 "Tutup yakaladığınız zaman da zorbalar gibi mi yakalıyorsunuz?" Facebook'ta Paylaş
131 "Artık Allah´tan korkup-sakının ve bana itaat edin." Facebook'ta Paylaş
132 "Bildiğiniz şeylerle size yardım edenden korkup-sakının." Facebook'ta Paylaş
133 "Size hayvanlar, çocuklar (vererek) yardım etti." Facebook'ta Paylaş
134 "Bahçeler ve pınarlar da." Facebook'ta Paylaş
135 "Doğrusu, ben sizin için büyük bir günün azabından korkuyorum." Facebook'ta Paylaş
136 Dediler ki: "Bizim için fark etmez; öğüt versen de, öğüt verenlerden olmasan da." Facebook'ta Paylaş
137 "Bu, geçmiştekilerin ´geleneksel tutumundan başkası değildir." Facebook'ta Paylaş
138 "Ve biz azap görecek de değiliz." Facebook'ta Paylaş
139 Böylelikle onu yalanladılar, Biz de onları yıkıma uğrattık. Gerçekten, bunda bir ayet vardır, ama onların çoğu iman etmiş değildirler. Facebook'ta Paylaş
140 Ve şüphesiz, senin Rabbin, güçlü ve üstün olandır, esirgeyendir. Facebook'ta Paylaş
141 Semud (kavmi) de, gönderilen (elçi)leri yalanladı. Facebook'ta Paylaş
142 Hani onlara kardeşleri Salih: "Sakınmaz mısınız? demişti. Facebook'ta Paylaş
143 "Gerçek şu ki, ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim." Facebook'ta Paylaş
144 "Artık Allah´tan korkup-sakının ve bana itaat edin." Facebook'ta Paylaş
145 "Buna karşılık ben sizden bir ücret istemiyorum; Facebook'ta Paylaş
146 "Siz burada güvenlik içinde mi bırakılacaksınız?" Facebook'ta Paylaş
147 "Bahçelerin, pınarların içinde," Facebook'ta Paylaş
148 "Ekinler ve yumuşak tomurcuklu göz alıcı hurmalıklar arasında?" Facebook'ta Paylaş
149 "Dağlardan ustalıkla zevkli evler yontuyorsunuz." Facebook'ta Paylaş
150 "Artık Allah´tan sakının ve bana itaat edin." Facebook'ta Paylaş
151 "Ve ölçüsüzce davrananların emrine itaat etmeyin." Facebook'ta Paylaş
152 "Ki onlar, yeryüzünde bozgunculuk çıkarıyor ve dirlik-düzenlik kurmuyorlar (ıslah etmiyorlar)." Facebook'ta Paylaş
153 Dediler ki: "Sen ancak büyülenmişlerdensin." Facebook'ta Paylaş
154 "Sen yalnızca bizim benzerimiz olan bir beşerden başkası değilsin; eğer doğru sözlü isen, bu durumda bir ayet (mucize) getir-görelim." Facebook'ta Paylaş
155 Dedi ki: "İşte, bu bir dişi devedir; su içme hakkı (bir gün) onun, belli bir günün su içme hakkı da sizindir." Facebook'ta Paylaş
156 "Ona bir kötülükle dokunmayın, sonra büyük bir günün azabı sizi yakalar. Facebook'ta Paylaş
157 "Sonunda onu (yine de) kestiler, ancak pişman oldular." Facebook'ta Paylaş
158 Böylece azap onları yakaladı. Gerçekten, bunda bir ayet vardır, ama onların çoğu iman etmiş değildirler. Facebook'ta Paylaş
159 Ve şüphesiz, senin Rabbin, güçlü ve üstün olandır, esirgeyendir. Facebook'ta Paylaş
160 Lut (kavmi) de, gönderilen (elçi)leri yalanladı. Facebook'ta Paylaş
161 Hani onlara kardeşleri Lut: "Sakınmaz mısınız?" demişti. Facebook'ta Paylaş
162 "Gerçek şu ki, ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim." Facebook'ta Paylaş
163 "Artık Allah´tan korkup-sakının ve bana itaat edin." Facebook'ta Paylaş
164 "Buna karşılık ben sizden bir ücret istemiyorum; ücretim yalnızca alemlerin Rabbine aittir." Facebook'ta Paylaş
165 "Siz insanlardan (cinsel arzuyla) erkeklere mi gidiyorsunuz? Facebook'ta Paylaş
166 "Rabbinizin sizler için yaratmış bulunduğu eşlerinizi bırakıyorsunuz. Hayır, siz sınırı çiğneyen bir kavimsiniz." Facebook'ta Paylaş
167 Dediler ki: "Ey Lut, eğer (bu söylediklerine) bir son vermeyecek olursan, gerçekten (burdan) sürülüp çıkarılanlardan olacaksın." Facebook'ta Paylaş
168 Dedi ki: "Gerçekten ben, sizin bu yaptığınıza öfke ile karşı olanlardanım." Facebook'ta Paylaş
169 "Rabbim, beni ve ailemi bunların yaptıklarından kurtar." Facebook'ta Paylaş
170 Bunun üzerine onu ve bütün ailesini kurtardık. Facebook'ta Paylaş
171 Yalnızca geri kalanlar içinde bir kocakarı hariç. Facebook'ta Paylaş
172 Sonra geride kalanları yerle bir ettik. Facebook'ta Paylaş
173 Ve üzerlerine bir yağmur yağdırdık; uyarılıp-korkutulanların yağmuru ne kötü. Facebook'ta Paylaş
174 Gerçekten, bunda bir ayet vardır, ama onların çoğu iman etmiş değildirler. Facebook'ta Paylaş
175 Ve şüphesiz, senin Rabbin, güçlü ve üstün olandır esirgeyendir. Facebook'ta Paylaş
176 Eyke halkı da, gönderilen (peygamber)leri yalanladı. Facebook'ta Paylaş
177 Hani onlara Şuayb: "Sakınmaz mısınız?" demişti. Facebook'ta Paylaş
178 "Gerçek şu ki, ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim." Facebook'ta Paylaş
179 "Artık Allah´tan korkup-sakının ve bana itaat edin." Facebook'ta Paylaş
180 "Buna karşılık ben sizden bir ücret istemiyorum; ücretim yalnızca alemlerin Rabbine aittir." Facebook'ta Paylaş
181 "Ölçüyü tam tutun ve eksiltenlerden olmayın." Facebook'ta Paylaş
182 "Dosdoğru olan terazi ile tartın." Facebook'ta Paylaş
183 "İnsanların eşyasını değerden düşürüp-eksiltmeyin ve yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın." Facebook'ta Paylaş
184 "Sizi ve önceki yaratılmışları yaratandan sakının”. Facebook'ta Paylaş
185 Dediler ki: "Sen ancak büyülenmişlerdensin”. Facebook'ta Paylaş
186 "Sen, yalnızca benzerimiz olan bir beşerden başkası değilsin ve biz senin gerçekte yalancılardan olduğunu sanıyoruz." Facebook'ta Paylaş
187 "Eğer doğru sözlü isen, bu durumda gökten üstümüze bir parça düşürüver." Facebook'ta Paylaş
188 Dedi ki: "Rabbim, yaptıklarınızı daha iyi bilir. Facebook'ta Paylaş
189 Sonunda onu yalanladılar, böylece onları o gölgelik-gününün azabı yakaladı. Gerçekten o, büyük bir günün azabıydı. Facebook'ta Paylaş
190 Gerçekten, bunda bir ayet vardır, ama onların çoğu iman etmiş değildirler. Facebook'ta Paylaş
191 Ve şüphesiz, senin Rabbin, güçlü ve üstün olandır, esirgeyendir. Facebook'ta Paylaş
192 Gerçekten o (Kur´an), alemlerin Rabbinin (bir) indirmesidir. Facebook'ta Paylaş
193 Onu Ruhu´l-emin indirdi. Facebook'ta Paylaş
194 Uyarıcılardan olman için, senin kalbinin üzerine (indirmiştir). Facebook'ta Paylaş
195 Apaçık Arapça bir dille. Facebook'ta Paylaş
196 Ve hiç şüphesiz, o (Kur´an), geçmişlerin kitaplarında da vardır. Facebook'ta Paylaş
197 İsrailoğulları bilginlerinin onu bilmesi onlar için bir delil (ayet) değil mi? Facebook'ta Paylaş
198 Onu Arapça bilmeyen birine indirmiş olsaydık. Facebook'ta Paylaş
199 Böylece onlara okusaydı, yine ona iman edecek değillerdi. Facebook'ta Paylaş
200 Biz onu, suçlu-günahkarların kalbine işte böyle işlettik. Facebook'ta Paylaş
201 Onlar, o pek acı azabı görünceye kadar ona inanmazlar. Facebook'ta Paylaş
202 Artık o (azap), kendileri şuurunda olmadan onlara apansız gelecektir. Facebook'ta Paylaş
203 Derler ki: "Bize bir süre tanınır mı?" Facebook'ta Paylaş
204 Onlar yine de azabımızı çabuklaştırmak mı istiyorlar? Facebook'ta Paylaş
205 Gördün mü; Biz onları yıllarca yararlandırsak, Facebook'ta Paylaş
206 Sonra kendilerine va´dolunan (azap günü) geliverse, Facebook'ta Paylaş
207 Onların ´meta ile yararlandıkları´ şey, kendilerini (görecekleri azaptan) bağımsız kılamaz. Facebook'ta Paylaş
208 Kendisi için bir uyarıcı olmaksızın, Biz hiçbir ülkeyi yıkıma uğratmış değiliz. Facebook'ta Paylaş
209 (Onlara) Hatırlatma (yapılmıştır); Biz zulmedici değiliz. Facebook'ta Paylaş
210 Onu (Kur´an´ı) şeytanlar indirmemiştir. Facebook'ta Paylaş
211 Bu, onlara yaraşmaz ve güç de yetiremezler. Facebook'ta Paylaş
212 Çünkü onlar, (vahyedileni) işitmekten kesin olarak uzak tutulmuşlardır. Facebook'ta Paylaş
213 Allah ile beraber başka bir İlah´a yalvarıp-yakarma, sonra azaba uğratılanlardan olursun. Facebook'ta Paylaş
214 (Öncelikle) En yakın hısımlarını (aşiretini) uyar. Facebook'ta Paylaş
215 Ve mü´minlerden, sana tabi olanlara (koruyucu) kanatlarını ger. Facebook'ta Paylaş
216 Eğer sana isyan edecek olurlarsa, artık de ki: "Gerçekten ben, sizin yaptıklarınızdan uzağım." Facebook'ta Paylaş
217 Sen, O güçlü ve üstün, esirgeyici olan (Allah´)a tevekkül et. Facebook'ta Paylaş
218 O, kıyam ettiğin zaman seni görüyor. Facebook'ta Paylaş
219 Secde edenler arasında dönüp dolaşmanı da. Facebook'ta Paylaş
220 Hiç şüphesiz, O, işitendir, bilendir. Facebook'ta Paylaş
221 Şeytanların kimlere inmekte olduklarını size haber vereyim mi? Facebook'ta Paylaş
222 Onlar, ´gerçeği ters yüz eden,´ günaha düşkün olan her yalancıya inerler. Facebook'ta Paylaş
223 Bunlar (şeytanlara) kulak verirler ve çoğu yalan söylemektedirler. Facebook'ta Paylaş
224 Şairler ise; gerçekten onlara azgın-sapıklar uyar. Facebook'ta Paylaş
225 Görmedin mi; onlar, her bir vadide vehmedip duruyorlar, Facebook'ta Paylaş
226 Ve gerçekten onlar, yapmayacakları şeyleri söylüyorlar. Facebook'ta Paylaş
227 Ancak iman edenler, salih amellerde bulunanlar ve Allah´ı çokça zikredenler ile zulme uğratıldıktan sonra zafer kazananlar (veya öclerini alanlar) başka. Zulmetmekte olanlar, nasıl bir inkılaba uğrayıp devrileceklerini pek yakında bileceklerdir. Facebook'ta Paylaş