نَبِّئْ عِبَادِي أَنِّي أَنَا الْغَفُورُ الرَّحِيمُ |
ARAPÇA LATİN |
Nebbî’ ibâdî ennî enel gafûrur rahîm(rahîmu). |
|
DİYANET İŞLERİ |
(49-50) Ey Muhammed! Kullarıma, benim elbette çok bağışlayıcı, çok merhametli olduğumu, azabımın da elem dolu azap olduğunu haber ver. |
|
DİYANET VAKFI |
(Resûlüm!) Kullarıma, benim, çok bağışlayıcı ve pek esirgeyici olduğumu haber ver. |
|
ELMALILI SADE |
Kullarıma haber ver, benim gerçekten çok bağışlayan ve merhamet eden olduğumu; |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
(49-50) Kullarıma haber ver, Ben, şüphe yok ki Ben, yarlığayıcıyım, ziyâdesiyle esirgeciyim. Muhakkak ki, Benim azabım da o pek acıklı bir azaptır. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Ey Muhammed, kullarıma haber ver ki, ben gerçekten affediciyim, merhametliyim. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Haber ver kullarıma, şüphe yok ki ben suçları örterim, rahîmim. |
|
İBN-İ KESİR |
Kullarıma bildir ki: Muhakkak Benim Ben, Gafur, Rahim olan. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Haber ver kullarıma; şüphesiz ben, ben bağışlayanım, esirgeyenim. |
|
BEKİR SADAK |
(49-50) Kullarima Benim bagislayan, merhamet eden oldugumu, azabimin can yakici bir azap oldugunu haber ver. |
|
CELAL YILDIRIM |
(49-50) Kullarıma haber ver ki, gerçekten ben, evet ben, çok bağışlayan, çok merhamet edenim ve doğrusu azabım da çok elem verici bir azâbdır. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
(Habîbim) kullarıma haber (i) ver ki: «Hakîkaten ben (evet) ben çok yarlığayıcı, kemâliyle esirgeyiciyim». |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
(Ey Rasûlüm), kullarıma haber ver ki, gerçekten ben Gafûr’um, Rahîm’im. |
|
ALİ BULAÇ |
Haber ver kullarıma; şüphesiz Ben, Ben bağışlayanım, esirgeyenim. |
|