Taha Suresi
 



AYET NO

MEAL

1 Ta-Ha. Facebook'ta Paylaş
2 Biz; Kur´an´ı, sana güçlük çekesin diye indirmedik. Facebook'ta Paylaş
3 Ancak Allah´tan korkanlara bir bir öğüt olarak. Facebook'ta Paylaş
4 Yeri ve yüce gökleri yaratanın katından indirmedir. Facebook'ta Paylaş
5 Rahman, Arş´a hükmetmiştir. Facebook'ta Paylaş
6 Göklerde, yerde, ikisinin arasında ve toprağın altında bulunanlar O´nun. Facebook'ta Paylaş
7 İstersen sen sözü açığa vur, şüphesiz ki O; gizliyi de, gizlinin gizlisini de bilir. Facebook'ta Paylaş
8 Allah´tan başka hiç bir ilah yoktur. En güzel isimler O´nundur. Facebook'ta Paylaş
9 Ve sana Musa´nın haberi geldi mi? Facebook'ta Paylaş
10 Hani o; bir ateş görmüştü de ailesine: Durun, ben bir ateş gördüm. Size ya ondan bir kor getiririm veya ateşin yanında bir yol gösteren bulurum, demişti. Facebook'ta Paylaş
11 Ateşin yanına gelince; kendisine: Ey Musa, diye seslenildi. Facebook'ta Paylaş
12 Şüphesiz ki senin Rabbın Benim, Ben. Pabuçlarını çıkar. Zira sen mukaddes vadide, Tuva´dasın. Facebook'ta Paylaş
13 Ve ben; seni seçtim. Öyleyse vahyolunanı dinle. Facebook'ta Paylaş
14 Şüphesiz ki Ben; Allah´ım. Benden başka hiç bir ilah yoktur. Öyleyse Bana ibadet et ve Beni anmak için namaz kıl. Facebook'ta Paylaş
15 Çünkü kıyamet muhakkak gelecektir. Her nefis işlediğinin karşılığını görsün diye onu neredeyse gizliyorum. Facebook'ta Paylaş
16 Ona inanmayan ve hevesine uyan kimse, seni bundan alıkoymasın, yoksa helak olursun. Facebook'ta Paylaş
17 O sağ elindeki de nedir ey Musa? Facebook'ta Paylaş
18 Dedi ki: O benim değneğimdir. Ona dayanırım, onunla davarıma yaprak silkerim ve daha bir çok işlerde ondan faydalanırım. Facebook'ta Paylaş
19 Buyurdu: Ey Musa bırak onu. Facebook'ta Paylaş
20 O da bıraktı. Bir de ne görsün; o, hemen koşan bir yılan oluvermiş. Facebook'ta Paylaş
21 Buyurdu: Tut onu korkma. Biz onu yine eski durumuna çevireceğiz. Facebook'ta Paylaş
22 Elini de koltuğunun altına koy ki; diğer bir mucize olarak kusursuz, bembeyaz çıksın. Facebook'ta Paylaş
23 Bununla sana daha büyük mucizelerimizi gösterelim. Facebook'ta Paylaş
24 Firavun´a git, doğrusu o, azmıştır. Facebook'ta Paylaş
25 Dedi ki: Rabbım, göğsümü aç. Facebook'ta Paylaş
26 İşimi kolaylaştır. Facebook'ta Paylaş
27 Dilimden de düğümü çöz ki; Facebook'ta Paylaş
28 Sözümü iyi anlasınlar. Facebook'ta Paylaş
29 Kendi ailemden bir vezir ver bana; Facebook'ta Paylaş
30 Kardeşim Harun´u. Facebook'ta Paylaş
31 Onunla destekle beni. Facebook'ta Paylaş
32 Onu işimizde ortak yap, Facebook'ta Paylaş
33 Ki seni daha çok tesbih edelim. Facebook'ta Paylaş
34 Ve seni daha çok analım. Facebook'ta Paylaş
35 Şüphesiz ki Sen, bizi görmektesin. Facebook'ta Paylaş
36 Buyurdu: Ey Musa; istediğin sana verilmiştir. Facebook'ta Paylaş
37 Zaten sana, başka bir defa daha lutufta bulunmuştuk. Facebook'ta Paylaş
38 Hani annene vahyedilmesi gerekeni vahyetmiştik. Facebook'ta Paylaş
39 Onu bir sandığa koy da suya bırak. Su onu kıyıya atar. Bana da, ona da düşman olan birisi onu alır. Gözümün önünde yetişesin diye, senin üzerine katımdan bir sevgi koydum. Facebook'ta Paylaş
40 Hani kızkardeşin gidip diyordu ki: Ona bakacak birini size göstereyim mi? İşte böylece, annen üzülmesin de gözü aydın olsun diye seni ona geri vermiştik. Ve sen, bir cana kıymıştın da; seni üzüntüden kurtarmıştık. Hem seni bir çok musibetlerle denemiştik. Böylece Medyen halkı arasında yıllarca kalmıştın. Sonra da bir kader üzerine geldin ey Musa. Facebook'ta Paylaş
41 Ve seni kendim için yetiştirdim. Facebook'ta Paylaş
42 Sen ve kardeşin ayetlerimle git. İkiniz de Beni zikretmede gevşek davranmayın. Facebook'ta Paylaş
43 Firavun´a gidin, doğrusu o, azmıştır. Facebook'ta Paylaş
44 Ve ona yumuşak söz söyleyin, belki nasihat dinler veya korkar. Facebook'ta Paylaş
45 Dediler ki: Rabbımız; onun bize taşkınlık yapmasından veya azgın davranmasından endişe ederiz. Facebook'ta Paylaş
46 Buyurdu: Korkmayın, Ben sizinle beraberim, hem görür, hem de işitirim. Facebook'ta Paylaş
47 Haydi ona gidin ve deyin ki: Doğrusu biz, senin Rabbının elçileriyiz. Artık İsrailoğullarını bizimle gönder ve onlara azab etme. Hem biz, Rabbından sana bir ayetle geldik. Hidayete tabi olanların üzerine selam olsun Facebook'ta Paylaş
48 Doğrusu bize vahyolundu ki; yalanlayıp sırt çevirene azab vardır. Facebook'ta Paylaş
49 Ey Musa, Rabbınız kimdir sizin ikinizin? dedi. Facebook'ta Paylaş
50 Dedi ki: Rabbımız her şeye yaratılışını veren, sonra da doğru yola eriştirendir. Facebook'ta Paylaş
51 Öyle ise önceki nesillerin durumu nedir? dedi. Facebook'ta Paylaş
52 Dedi ki: Onların bilgisi Rabbımın katında bir kitabdadır. Benim Rabbım şaşırmaz, unutmaz. Facebook'ta Paylaş
53 O ki; sizin için, yeryüzünü döşemiş, orada sizin için yollar açmış, gökten su indirmiştir. Biz o su ile çeşitli bitkilerden çifter çifter çıkardık. Facebook'ta Paylaş
54 Hem siz yeyin, hem hayvanlarınızı otlatın. Şüphesiz ki bunlarda sağduyu sahipleri için ayetler vardır. Facebook'ta Paylaş
55 Ondan yarattık sizi, oraya da döndüreceğiz. Ve sizi, bir kere daha oradan çıkaracağız. Facebook'ta Paylaş
56 Andolsun ki ona bütün ayetlerimizi gösterdik ama yalanlayıp kaçtı. Facebook'ta Paylaş
57 Ve dedi ki: Sihirbazlığınla bizi yurdumuzdan çıkarmaya mı geldin ey Musa? Facebook'ta Paylaş
58 Şimdi biz de seninkine benzer bir sihir göstereceğiz sana. Bizimle senin aranda bir buluşma zamanı ve yeri tayin et ki; sen de, biz de düz bir yerde bulunalım, caymayalım. Facebook'ta Paylaş
59 Buluşma zamanımız; sizin bayram gününüzde, insanların toplandığı kuşluk vaktidir, dedi. Facebook'ta Paylaş
60 Bunun üzerine Firavun dönüp gitti ve sonra bütün hilesini toplayıp geldi Facebook'ta Paylaş
61 Musa onlara dedi ki: Yazıklar olsun size, Allah´a karşı yalan uydurmayın Sonra azabla sizi yok eder. Doğrusu Allah´a iftira eden, hüsrana uğramıştır. Facebook'ta Paylaş
62 Derken onlar işi aralarında tartıştılar ve gizlice müşavere ettiler. Facebook'ta Paylaş
63 Dediler ki: Muhakkak bu iki sihirbaz sihirleriyle sizi yurdunuzdan çıkar mak ve örnek olan yolunuzu yok etmek istiyorlar. Facebook'ta Paylaş
64 Onun için tuzaklarınızı bir araya getirin, sonra da sırayla gelin. Bugün üstün gelen felah bulmuştur. Facebook'ta Paylaş
65 Dediler ki: Ey Musa; ya sen at, ya da ilk atanlar biz olalım. Facebook'ta Paylaş
66 O da: Hayır siz atın, dedi. Bir de ne görsün; onların ipleri ve değnekleri, büyüleri yüzünden kendisine gerçekten yürüyorlarmış gibi geldi. Facebook'ta Paylaş
67 Bu sebeple Musa, içinde bir korku hissetti. Facebook'ta Paylaş
68 Korkma; muhakkak sen daha üstünsün, dedik. Facebook'ta Paylaş
69 Sağ elindekini at da onların yaptıklarını yutsun. Zira onların yaptıkları, sadece sihirbaz düzenidir. Nerede olursa olsun sihirbaz asla felah bulamaz. Facebook'ta Paylaş
70 Sonunda sihirbazlar secdeye kapanarak dediler ki: Biz, Musa ve Harun´un Rabbına inandık. Facebook'ta Paylaş
71 Dedi ki: Ben size izin vermeden mi O´na inandınız? Doğrusu o size büyü öğreten büyüğünüzdür. Öyleyse ben de ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama olarak keseceğim ve sizi hurma kütüklerine asacağım. O zaman hangimizin azabının daha çetin ve devamlı olduğunu bileceksiniz. Facebook'ta Paylaş
72 Dediler ki: Seni, bize gelen apaçık mucizelere ve bizi yaratana üstün tutmayacağız. Ne hüküm vereceksen ver. Sen ancak bu dünya hayatına hükmedebilirsin. Facebook'ta Paylaş
73 Doğrusu biz, hatalarımızı ve bize zorla yaptırdığın büyüyü bağışlaması için Rabbımıza iman ettik. Allah´ın vereceği mükafat daha hayırlı ve daha devamlıdır. Facebook'ta Paylaş
74 Kim Rabbına suçlu olarak gelirse; şüphesiz ki cehennem onun içindir. Orada ne ölür, ne de yaşar. Facebook'ta Paylaş
75 Kim de O´na iman etmiş ve salih ameller işlemiş olarak gelirse; işte onlara en üstün dereceler vardır. Facebook'ta Paylaş
76 Altlarından ırmaklar akan ve içinde temelli kalacakları Adn cennetleri vardır ve bu, arınanların mükafatıdır. Facebook'ta Paylaş
77 Andolsun ki; Musa´ya şöyle vahyettik: Kullarımı geceleyin yürüt. Denizde onlara kuru bir yol aç. Batmaktan ve düşmanların yetişmesinden korkma, endişe etme. Facebook'ta Paylaş
78 Firavun da ordusuyla onu takip etti. Deniz de onları nasıl kapladıysa öylece kaplayıverdi. Facebook'ta Paylaş
79 Firavun kavmini saptırdı ve onlara doğru yolu göstermedi. Facebook'ta Paylaş
80 Ey İsrailoğulları; sizleri düşmanınızdan kurtardık ve size Tur´un sağ yanını vaad eetik. Ve üzerinize kudret helvasıyla bıldırcın indirdik. Facebook'ta Paylaş
81 Size rızık olarak verdiklerimizin temizlerinden yeyin, bunda aşırı gitmeyin ki gazabımı hak etmeyesiniz. Gazabımı hak eden, muhakkak mahvolmuştur. Facebook'ta Paylaş
82 Muhakkak ki ben; tevbe edeni, inanarak salih amel işleyeni sonra da doğru yola gireni elbette bağışlayanım. Facebook'ta Paylaş
83 Ey Musa; seni, kavminden daha çabuk gelmeye sevk eden nedir? Facebook'ta Paylaş
84 Dedi ki: Onlar izim üzerindedirler. Rabbım, hoşnud olman için sana çabucak geldim. Facebook'ta Paylaş
85 Buyurdu: Doğrusu biz, senden sonra kavmini sınadık ve Samiri de onları saptırdı. Facebook'ta Paylaş
86 Musa kavmine kızgın ve üzgün olarak döndü ve: Ey kavmim; Rabbınız size güzel bir vaadde bulunmadı mı? Uzun bir zaman mı geçti aradan, yoksa Rabbınızın gazabına uğramak istediniz de mi bana verdiğiniz sözden caydınız? dedi. Facebook'ta Paylaş
87 Onlar: Sana verdiğimiz sözden kendi başımıza caymadık. O kavmin ziynet eşyasından bize yükler dolusu taşıtıldı ve biz onları attık. Samiri de aynı şekilde attı, dediler. Facebook'ta Paylaş
88 Derken o, kendilerine böğüren bir buzağı heykeli çıkarmıştı. Dediler ki: İşte bu, sizin de, Musa´nın da tanrısıdır. Fakat o, unuttu. Facebook'ta Paylaş
89 Görmüyorlar mıydı ki; o kendilerine ne bir söz söyleyebilirdi, ne bir zarar, ne de bir fayda verebilirdi. Facebook'ta Paylaş
90 Andolsun ki; daha önce Harun da onlara: Ey kavmim; siz, bununla sınanıyorsunuz. Sizin gerçek Rabbınız Rahman´dır. Bana uyun ve emrime itaat edin, demişti. Facebook'ta Paylaş
91 Onlar da: Musa bize dönene kadar, buna sarılmaktan asla vazgeçmeyeceğiz, demişlerdi. Facebook'ta Paylaş
92 Dedi ki: Ey Harun; bunların saptıklarını görünce ne alıkoydu seni, Facebook'ta Paylaş
93 Benim ardımdan gelmekten? Yoksa benim emrime karşı mı geldin? Facebook'ta Paylaş
94 O da: Ey anamın oğlu; saçımdan sakalımdan tutma. Doğrusu; İsrailoğulları arasına ayrılık soktun, sözüme bakmadın, demenden korktum, dedi. Facebook'ta Paylaş
95 Ya senin zorun neydi ey Samiri? dedi. Facebook'ta Paylaş
96 O da: Onların görmedikleri bir şey gördüm ve o elçinin bastığı yerden bir avuç avuçladım. Ve bunu ziynet eşyasının eritildiği potaya attım. Nefsim bana bunu hoş gösterdi, dedi. Facebook'ta Paylaş
97 Dedi ki: Haydi git, doğrusu hayatta artık; bana dokunmayın, demenden başka yapacağın bir şey yoktur. Bir de senin için hiç kaçamayacağın bir ceza günü var. Sarılıp durduğun üstüne düşüp tapındığın ilahına bak; yemin olsun ki; biz onu yakacağız, sonra da parçaparça edip denize atacağız. Facebook'ta Paylaş
98 Sizin ilahınız; ancak O´ndan başka hiç bir ilah olmayan Allah´tır. O, ilmiyle her şeyi kuşatmıştır. Facebook'ta Paylaş
99 Sana geçmişlerin haberlerinden bir kısmını işte böylece anlatıyoruz. Şüphe yok ki sana, katımızdan bir de zikir verdik. Facebook'ta Paylaş
100 Kim, ondan yüz çevirirse; şüphesiz ki kıyamet günü ağır bir günah yüklenecektir. Facebook'ta Paylaş
101 Onda temelli kalacaklardır. Bu, kıyamet gününde onlar için ne kötü bir yüktür. Facebook'ta Paylaş
102 Sur´a üflendiği gün, işte o gün; suçluları, gözleri korkudan gövermiş olarak toplarız. Facebook'ta Paylaş
103 Aralarında gizli gizli konuşarak: Siz, sadece o gün eğleştiniz, derler, Facebook'ta Paylaş
104 Onların söylediklerini Biz daha iyi biliriz. En akıllıları da: Sadece bir gün eğleştiniz, der. Facebook'ta Paylaş
105 Ve sana dağlardan sorarlar. De ki: Rabbım, onları ufalayıp savuracak. Facebook'ta Paylaş
106 Yerlerini düz, kuru bir toprak haline getirecek. Facebook'ta Paylaş
107 Orada ne bir çukur, ne de bir tümsek göreceksin. Facebook'ta Paylaş
108 O gün; hiç bir tarafa sapmadan o davetçiye uyacaklardır. Sesler, Rahman´ ın heybetinden kısılmıştır ve sen; fısıltıdan başka bir şey işitmezsin. Facebook'ta Paylaş
109 O gün; Rahman´ın izin verdiği ve sözünden hoşnud olduğu kimseden başkasının şefaati fayda vermez. Facebook'ta Paylaş
110 O, onların önlerindekini de, arkalarındakini de bilir. Onların hiç birinin ilmi asla bunu kavrayamaz. Facebook'ta Paylaş
111 Ve bütün yüzler Hayy ve Kayyum olan Allah´a baş eğmiştir. Bir zulüm yükü taşıyanlar ise gerçekten hüsrana uğramıştır. Facebook'ta Paylaş
112 Kim de inanmış olarak salih ameller işlerse; o, zulümden ve hakkının yenmesinden korkmaz. Facebook'ta Paylaş
113 Biz onu böylece Arapça bir Kur´an olarak indirdik. Belki sakınırlar veya onlara ibret verir diye tehditleri açıkladık. Facebook'ta Paylaş
114 Gerçek hükümdar olan Allah; yücedir. Kur´an sana vahyedilirken; vahiy bitmezden önce unutmamak için acele tekrar edip durma ve: Rabbım, ilmimi artır, de. Facebook'ta Paylaş
115 Andolsun ki; Biz, daha önce Adem´e de ahid vermiştik. Fakat o unuttu ve Biz onda bir azim bulmadık. Facebook'ta Paylaş
116 Hani meleklere demiştik ki: Adem´e secde edin. İblis´ten başka hepsi secde etmiş, o ise dayatmıştı. Facebook'ta Paylaş
117 Biz de demiştik ki: Ey Adem, doğrusu bu, hem senin hem de eşinin düşmanıdır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın. Yoksa bedbaht olursun. Facebook'ta Paylaş
118 Zira cennette ne acıkırsın, ne de çıplak kalırsın. Facebook'ta Paylaş
119 Orada ne susarsın, ne de güneşte yanarsın. Facebook'ta Paylaş
120 Ama şeytan ona vesvese verdi ve: Ey Adem, sana ebedilik ağacını ve yok olmayacak bir mülkü göstereyim mi? dedi. Facebook'ta Paylaş
121 Bunun üzerine ikisi de ondan yediler. Hemen ayıp yerleri açıldı. Üzerlerine cennet yapraklarından yamamaya başladılar. Adem, Rabbına karşı geldi de şaşkın düştü. Facebook'ta Paylaş
122 Sonra Rabbı onu seçti de tevbesini kabul etti ve ona doğru yolu gösterdi Facebook'ta Paylaş
123 Buyurdu ki: Birbirinize düşman olarak hepiniz oradan inin. Benden size bir yol gösteren gelir de kim, benim yoluma uyarsa; ne sapar, ne de bedbaht olur. Facebook'ta Paylaş
124 Kim de benim zikrimden yüz çevirirse bilsin ki; onun dar bir geçimi olur ve kıyamet gününde Biz onu kör olarak haşrederiz. Facebook'ta Paylaş
125 Der ki: Rabbım, beni niçin kör olarak haşrettin? Halbuki ben gören biriydim Facebook'ta Paylaş
126 Allah buyurur ki: Öyledir işte. Sana ayetlerimiz gelmişti de sen onları unutmuştun. Bugün de sen öylece unutulursun. Facebook'ta Paylaş
127 İşte israf edenleri, Rabbının ayetlerine inanmayanları böylece cezalandıracağız. Hem ahiretin azabı daha çetin ve daha süreklidir. Facebook'ta Paylaş
128 Kendilerinden önce nice nesilleri yok edişimiz hala onları uyarmadı mı? Halbuki onların yurdlarında gezinip duruyorlar. Doğrusu bunda sağduyu sahipleri için ayetler vardır. Facebook'ta Paylaş
129 Şayet Rabbının verilmiş bir sözü ve tayin ettiği bir vakit olmasaydı; hemen azaba uğrarlardı. Facebook'ta Paylaş
130 Onların söylediklerine sabret ve güneşin doğmasından önce de, batmasından önce de Rabbını hamd ile tesbih et. Gece saatlarında ve gündüzleri de tesbih et ki, Rabbının rızasına eresin. Facebook'ta Paylaş
131 Onlardan bazılarına; denemek için verdiğimiz dünya hayatının süsüne gözlerini dikme. Rabbının rızkı daha hayırlı ve daha devamlıdır. Facebook'ta Paylaş
132 Ehline namazı emret. Kendin de onda devamlı ol. Biz senden rızık istemiyoruz. Sana Biz rızık veririz. Akibet takvadadır. Facebook'ta Paylaş
133 Rabbından bize bir ayet getirseydi ya derler. Onlara önceki kitablarda apaçık deliller gelmedi mi? Facebook'ta Paylaş
134 Eğer onları daha evvel azaba uğratarak yok etseydik: Rabbımız, bize bir peygamber gönderseydin de hor ve rüsvay olmadan önce ayetlerine uysaydık olmaz mıydı? diyeceklerdi. Facebook'ta Paylaş
135 De ki: Herkes gözlemektedir, siz de gözleye durun. Şüphesiz kimlerin dosdoğru yolun sahipleri olduğunu ve kimlerin hidayete ermiş bulunduğunu yakında bileceksiniz. Facebook'ta Paylaş